kep törenimden 10 gün önceyse mezuniyet balom vardı.
okulumun bittiğine, mezun olduğuma dair bu iki büyük seremoniden iki gün sonra ise çok önemli bir sınavım var ve sayılı zaman kala tabiiki ders çalışamıyorum, çalışmak istemiyorum. bunun 2 sebebi var: birincisi bu sınav okul ile artık tek bağım olduğundan ve öğrencilik hayatımı sonsuza kadar bitireceğinden bir boşvermişlik, bir aman bu da kalsıncılık, ne bileyim bir bıraksam da okulum uzasacılık var gizliden gizliye. ikincisiyse her şey bitmişken geriye kalan bu son sınavı yeterince ciddiye alamıyor olmam. halbuki çalışmam, hatta çok çalışmam lazım.
kalan bu tek -ve birkaç yıldır vermeyi bir türlü başaramadığım zavallı dersimse, öğrenim hayatımın en zor derslerinden biri. günlerce çalışmamı gerektiricek, her sayfası ilim irfan bilgi dolu 400 sayfa! zor olduğu kadar da sıkıcı üstelik. püfff.
hazır okulum bitmek üzereyken, hatta bitmişken, inanılmaz bir mezuniyet sendromu yaşıyorum. şimdi ne olucakları bırakmak istesem de düşünmeden edemiyorum. a planları, b planları, artı birçok yedek plan, yurtdışına gitme hayalleri, yüksek lisans yaparımlar.. belirsiz bir gelecek üzerine plan yapmak yerine hayaller kuruyorum. herkes gibi okul bitince yüksek maaşlı bir işe girme hayallerine kapılıyorum üstelik. elimde ve kafamda hiçbir şey yok. sevdiğim hocalar, sevmediğim kişiler, arkadaşlarım, biraz iyi tanıdıklarım, büyük gösterişli kapılar ve binalar, amfiler, ek binalar, öğrenci işleri, havuzlu bahçe, kantin, kütüphaneler dışında içerik olarak hiçbir şey yok okula dair. elimi kolumu sallaya sallaya girdiğim okuldan üzerimde bir cüppeyle çıkıyorum şimdi.
mezuniyet sendromunun yan etkisiyse, aslında hiçbir şey olmayan 4 senemin, gözüme çok şeymiş gibi görünmesi. ek binanın akan çatısı, kışın kapanmayan yazın açılmayan pencereleri, fakültemin arkaya ses vermeyen devasa amfileri, güneşten oturulmayan havuzlu bahçesi, çiçeksiz ve yalandan botanik bahçesi, girince yol uzatan "üniversiteye bu kapıdan girilir" cümle kapısı bile gözümde cennetten birkaç sahne gibi. kötüydü biliyorum ama ne güzeldi aslında ne güzel.
bir sınava daha çalışmamak için kendine iş çıkarma görevi de bu yazıyla birinci aşamasını tamamlamış oluyor böylece:)
umarım inşaat mühendisleri, pilotlar, doktorlar veya işe yarar herhangi bir meslek sahibi mekteplinin okulla ilişkileri benimki gibi değildir, onlar derslerini dinlemiş, süper insanlar olmuşlardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder