Sayfalar

4 Ocak 2014 Cumartesi

yeni bir yıl


her yeni sabah umutla başlıyor.

bir gün doğumu, kış günü sisi dağıtarak evlerin ve gökdelenlerin arasından yükselen güneş, yataktan kalkıp güne hazırlandığımız her an, suyun ocakta kaynayışı, fincana dökülen bir kaşık kahvenin sıcak suda eriyişi, zeytine serpilen kekiğin kokusu, peynir tabağının sofraya gelişi, tezgahta yumurtanın kırılışı, seçtiğimiz kazak, aynada saçlarımızı düzeltişimiz, ellerimize sürdüğümüz krem, kelebeklenen parfümümüz, ayakkabı bağcıklarımızı bağlayışımız, aynada son bir kez kendimize bakışımız..

biz umutlu olduğumuzun farkında bile değilken aklımız ve ruhumuz bilincimizin dışında umutlanır..

her gün bize bir öncekinin aynı gibi görünse, benzer işler ve telaşlarla güne başlasak da, gözümüzü açtığımız her sabah yeni bir umuda da uyanıştır. umuda ve bekleyişe.

ne umduğumuzun ne beklediğimizin üzerine düşünmeyiz ve fark etmeyiz bile bunu. sokağa adım attığımızda gözümüze değen bir başka gözde bir selam ararız, belli belirsiz bir tebessüm veya. yanımızdan geçen köpeğe laf atmak isteriz içten içe: "nereye koşturuyorsun?" servise bindiğimizde "günaydın"ımıza karşılık bekleriz, hapşırığımıza bir "çok yaşa". yalnız olmadığımızı, insanlara dahil olduğumuzu, onlardan farklı olmadığımızı bilmek isteriz.

kendimizi mutlu hissetmiyorsak bile mutluluk ve mutsuzluk üzerine kafa yormayız, çünkü umutluyuzdur. yarının, hatta o kadar bile uzak değil bugünün ve şimdinin iyi olacağı inancını içimizde taşırız.

yeni bir yılın da yeni bir günden farkı yok. eskidikçe ve alıştıkça, umutlarımızı ve umduklarımızı düşünmeyi bırakacağız, ama kafamızda dönüp duracak onlar.

bu, iyi bir yıl olacak hissediyorum.

sevgilerle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder